Testis Kanseri - RPLND

Testis kanserilerinde sağ testisteki lenf drenajı pre-kaval, para-kaval ve interaorto-kaval bölgesindeki lenf bezlerine olmaktadır. Sol testis için ise lenfatik ulaşım bölgesi pre-aortik ve para-aortik lenf bezleri ve takiben interaortokaval lenf bezleridir. Eğer metastaz kitlesi çok büyük ise, geriye lenfatik ters akım ile daha aşağı seviyelerdeki lenf bezlerinde de tümor yayılımı olabilir. Sağ testis tümörlerinde karşı tarafa geçiş yani sağdan sola geçiş lenfatik akım yönü olduğunda dolayı daha sıktır. Bu genellikle büyük volümlü metastazlarda daha sık görülür.

Eğer testis tümörü, testisin kapsülünü aşıp epididim denilen spermatik kanaldan oluşan organa sirayet etti ise, eksternal iliak lenf zincirine (No: 8 ya da 9) de yayılma gözlenebilir. Sağ ya da sol testisteki tümöre bağlı, yukarıda belirtilen lokasyonlarda, * 1. lenfatik metastaz riski olan testis kanserlerinde hem evreleyici hem de mikroskopik metastazı vücuttan uzaklaştırmak amacıyla ya da 2. bahsedilen retroperitoneal bölgedeki lenf bezlerine metastaz yapmış ve kitle meydana gelmiş ancak kemoterapiden sonra kitlede kaybolma olmamışsa RPLND (yani retroperitoneal bölgedeki lenflerin çıkartılması) ve beraberinde kitle ya da kitlelerin çıkartılması işlemi uygulanmaktadır. Retroperitoneal bölgedeki bahsi geçen bu lenf bezlerinin çıkartılması işlemine tıbbi terminoloji olarak RetroPeritoneal Lenf Nod Disseksiyonu (kısaca RPLND) denilmektedir. Bu bölgedeki lenf bezleri çıkartılarak hem tedavi hem de gerçek evrelendirme sağlanmış olmaktadır. RPLND uygulamasında bu aşamada iki durum söz konusudur. Durum: Evre I yani testis içinde sınırlı non-seminoma germ hücreli testis tümöründe risk faktörleri (en önemli risk faktörleri mikroskopik vasküler ve lenfatik invazyon varlığıdır) olduğunda %25 ihtimal ile yukarıda sözü geçen lenf bezleri bölgelerine metastaz meydana gelmiş olabilir. Bu amaçla sağ ya da sol testisin döküldüğü lenf bezlerinin sinir koruyucu şekilde çıkartılması yani “Primer RPLND” uygulanır. Durum: İleri evre (Evre II) testis tümörlerinde bu lenf bezlerine metastaz söz konusudur ve kemoterapiye rağmen lenf bezlerindeki ufalma istenilen seviyede olmayabilir. Bu nedenle kemoterapi sonrası kalan kitleler ile birlikte o bölge lenf bezlerinin çıkartılması yani “Post-kemoterapi RPLND” uygulanır.

RPLND uygulanan karın arka duvarının iç kısmındaki ana toplar ve atar damar çevresindeki lenf bezlerinin en önemli özelliği budamarların -özellikle aorta- çevresindeki (sempatik adı verilen sinir sisteminin) sinir lifleri ile iç içe olmasıdır.